Bugun...
SİMSİYAH BİR ODA, DEMİRDEN


Reşit AKDAĞ DEM.
resit_akdag@hotmail.com
 
 

Reşit AKDAĞ, ALTINORDU Gazetesi

 

Nasıl bir devrana düştük azizim, nasihatin zerre kıymeti yok fakat tenekeyi altın diye yutturan sahte simyacılara rağbet!

Sihre yakalanmış sürüyle mahlûkat, derman diye düşmüşler bir serabın peşine.

Kendine yabancı ama gayrısına kör gözlerle sokulduğu labirentte karşılaştığı hiçbir şeyin tefekkür ateşini yakamadığı, varlığını yahut yokluğu fikrini hissettiremediği, yok sayıldığı ve mümkünse hafızasında yer işgal etmeksizin önünden çekilmesini uygun gören donuk bir anlayışla yaşıyorlar.

Neyin nesidir böyle bir yaşamak, gülünç!

Kariyer diyorlar bu vahşi yürüyüşlerine, çehreleri kat kat maske ile örtülü, sevimli, kibar, nazik insancıklar onlar ama inanın bana, maskelerin altındaki ürpertici çehrelere bakmak istemezsiniz.

Dar, simsiyah, nemli, karanlık, demirden bir odaya ulaşacak ve yapayalnız olacaklar içinde.

Bütün gayretleri, didinmeleri oranın içine girmek için.

Güneşi, insanı, hayatı, duyguları, düşünceleri, umursamayı, paylaşmayı, hakkı, hukuku, adaleti, dinlemeyi yok saymaları sırf o yüzden, tek başlarına o odaya hapsedilmek için.

Bunu en çok töremizin vazgeçilmez unsurlarından biri yani “sofra kurmak” konusundan anlıyorum.

Fakat malûm, günümüzde leş yiyen vahşi hayvanatı andıran kurgusal ortamlar hâkim.

Leşin etrafında kendi simsiyah ve demirden odalarının hasretiyle tutuşan, yerken sırıtan ama her ân hırlamaya hazır medenî insanat, nâzır!

Kimse kimseyi sevmiyor azizim ve hatta kimse kendini de sevmiyor, iman sahte, imam sahte, cemaat de sahte, simyacı zaten uyuz keçi ve bireyler nereye koşuşturduğundan habersiz!

Bu hipnozdan onları çıkarmak mümkün belki ancak biz onlara mecbur değiliz ki!

Analiz ve sentez kabiliyetinde kadrolarla insana dair anlayışı tesis edip geliştirmek için kaybedecek zaman yok çünkü.

Şaşırmayınız…

Tek bir insan için bütün kâinat fedâ edilebilir.

Burada mesele bütün insanlığın fedâ edilmekte olduğudur.

Fert fert kurtarmaya çalışırken bataklığı kurutmayı unutmanın bedeli ağır oldu.

Çözümleme ve tasarlama mevkiinde bulunanlar; laf anlamaz, söz dinlemez insancıklar üretmeye ve onlar da karar mercilerine yerleşmeye devam ediyorlar.

Sonunda millet topyekûn simsiyah ve karanlık odalara sokulmuş olacak.

Niçin konuştuğumu duyan var mı acaba?

Yok…

Üzerimden vebâl kalksın diye yazıyorum, tarihe emanet ediyorum satırlarımı.

Herkes gençlikten açtı bahsi, pırıl pırıl bir gençliği filizlendireceklerdi.

Bölük pörçük edildi gençlik çağlar boyunca, tutanın elinde kaldı birer ikişer parçaları.

Test kitapları ile düşünemez edildi, ahlâksızların elinde insanlıktan koparıldı, siyasetin alçak fahişeleri ona pis peçete parçası muamelesini uygun gördü.

Henüz bıyıkları terlemeden ve silahın ne anlama geldiğini bile anlamadan ateşin önüne atılan da oydu.

Tabutun içinde geri döndüğünde acıdılar mı sanki, heyhat, bir de cesedi üzerinden kudurdu simsiyah ve demirden odaların zombileri.

Türkçe bilmeyen, ameli bilmeyen, itikadı bilmeyen, ahlâka inanmayan, bu üç unsuru sahiplenme küstahlığını gösteren yolsuzların yoldan ve yolculuktan nefret ettirdiği bir gençlik var karşınızda!

Bu ülkede kalırlarsa bir gelecek görmüyor, Müslüman postundaki kurtların içinde savunmasız kuzular olduklarına inanıyorlar.

Haklarının teminat altında bulunduğuna inancı çoktan yitirmişler, hak ettiklerine ulaşacaklarını düşünmeyi çoktan unutmuşlar, öz yurtlarında garip ve parya gibi hissediyorlar.

Ne tuhaf!

“Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya” mısraını en çok okuyanların eseri bu!

Çanakkale’de o gençliği biçtiler, 4 yıl sonra ellerini kollarını sallayarak geçtiler oradan.

60’larda sağ sol diye, 70’lerde ilâve olarak alevi-sünni diye, 80’lerde yeni bir ilâve ile Türk-Kürt diye sıyırıp attılar milletin kaymak tabakasını.

90’lar ve sonrasında ise fetö girdi devreye, panzehiri olmayan bir zehirle mahvetti geleceğimizi.

Yine de ümidimiz vardı ancak siyasetteki fetöye gelmedi sıra bir türlü.

Saçma sapan stk’lar, ruhsuz okullar ve fakülteler bir işe yaramadığı gibi yeni fay hatları oluşturdular.

Geçmişi fetönün maklube sofralarında yazılanlar bile isyan edip fetö borsalarını deşifre ettiler lâkin fayda vermedi.

Eğitimde, kültür ve gençlik politikalarında başarısız olduğunu defalarca söyleyen bir Cumhurbaşkanı vardı ama onu kaale alan da olmadı.

Nihayet geçen 2021 Şubat’ının son Salı günü Türkmen Beği Devlet Bahçeli grup konuşmasının tamamını gençliğe ayırdı.

Azizim, bu ülkede müspet bir gençlik politikası yoktur.

Bekâ meselesi bu değilse nedir?

Kısa bir tarihi hatırlatma ile son noktayı koyalım:

İslâm öncesinde, cahiliye devrinde halktan birilerinin isteğiyle aralarına katılan insanlara/kölelere mevâli denmekteydi. Bu adlandırma, ilk halifeler yönetiminde kazandığı yeni anlamı daha sonra Emeviler zamanında yitirmiş, ırkçı bir yaklaşımla İslâm dairesinin dışına çıkılmıştır. İstişareyi ve şurayı bırakıp saltanat tesis eden Emeviler, bazı uygulamalarda, İslâm’ın Araplara özel/özgü bir din olduğunu söyleyecek ve buna göre davranacak kadar ileri gitmişlerdir. Emeviler'in cihat esaslı fetihlerin amaçlarını da başkalaştırdığı, siyasi ve ekonomik güç elde etmenin öncelendiği görülmüştür. Fethedilen bölgelerdeki halkın İslâmlaşması adeta istenmemiş, esir/köle olmaları işlerine geldiğinden onlara Mevâlî demişlerdir. Böylece mevâlî kavramının kapsamı genişletilmiş, özgür/köle farkı önemsenmeden Arap olmayan Müslümanları nitelemek için de kullanılmıştır. Arap ırkçılığının ötesinde, İslâm’ı bir kabile dinine indirgemeye dönük pis zihniyeti anlıyorsunuz.

Bugün tiksindirici fiillerini İslâm adına ifa ve icra ettiğine inanan, İslâm’ın biricik temsilcisi ve sahibi olduğunda direten malum güruhun Emevilerden farkı yoktur.

Onların mevâli muamelesi yaptığı gençliğimiz ise bir diğer yoruma göre Kerbelâ’da Hüseyin gibidir.

Simsiyah ve demirden odalarında değersiz Dünya için ahiretini satmış bulunan ve Ehl-i Beytimiz olan gençliğimize acımadan kıyanlardan razı mısınız?





YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



7 + 9 =

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEM'DEN BAŞLIKLAR
YUKARI